Wednesday, February 11, 2015

Iki sanatci ve sira disi a$klari / "Lovers - The Great Wall Walk"

En güzel şey sevmek. Sanırız bu konuda hepimiz hemfikiriz ? Eğer bu fikri kabul ediyorsak konuyu bir kez daha , şahane bir örnek ile hatırlamakta hiçbir sakınca yok .
En güzel şey "sevmek". Var olma sebebimiz !

Marina Abramović sıradışı bir sanatçı. 1974 yılında gerçekleştirdiği “Rhythm 0″ adlı performansında bir galerinin ortasında durarak önüne çeşitli objeler yerleştiriyor. Bunlar arasında makas, tabanca, ip, zincir, gül, jilet benzeri 72 farklı obje var.

Objeler ve Marina’nın önünde ise “sanatçıya istediğinizi yapabilirsiniz” yazıyor. Performans sırasında izleyiciler önce Marina’ya dokunuyor, öpüyor, gülü hediye ediyor; sonra ise vahşileşerek üstünü yırtmaya, boynunu jiletlemeye, ona korkunç derecede zarar vermeye başlıyorlar. Bu sürede sanatçı kıpırdamıyor. 6 saat sonunda birisi tabancayı eline aldığında galeri sahibi geliyor ve “gösteri bitti” diyor. Marina kan revan içerisinde performans konsantrasyonundan çıkıyor ve izleyicilerin üzerine yürümeye başlıyor. İnsanlar, kendi yarattıkları vahşetten koşarak kaçıyorlar…

Marina Abramović, yine bir performans sanatçısı olan sevgilisi Ulay ile 1975 yılında tanışıyor. İki sevgili büyük bir aşk yaşıyorlar ve birlikte oldukları yıllar içinde birçok farklı iş, eser yaratıyorlar.

Ulay ve Marina Abramovic Imponderabilia (1977) adlı çalışmalarında kapı eşiğinde tamamen çıplak olarak durdular. İnsanların kapıdan geçebilmeleri için aralarından sıkışarak geçmesi gerekiyordu ve yüzlerinin hangisine bakacağını seçeceklerdi.


Breathing In/Breathing Out (1977) adlı çalışmalarında Marina Abramovic ve Ulay oksijenleri bitene kadar birbirlerinin nefeslerini içlerine çektiler. Performans, her iki sanatçının da bayılması ile 17 dakika içinde sonlandı. Çalışmada, bireyin başka bir bireyin hayatını absorbe etme, değiştirme ve yok etme düşüncesi aktarılıyor.  
Marina Abramović ve Ulay, diger bir performanslarında Freeing the Voice  (1978) karşılıklı olarak dizlerinin üstüne çökerek birbirlerinin gözlerine bakmaya başlarlar. Önce aynı monoton sesi çıkarırlar ama zamanla bu bir yarışa döner: Kim daha yüksek bir sesle ve daha uzun bir süre boyunca bağırabilecek, haykırabilecek ve çığlık atabilecektir? İlk pes eden Ulay olur. Abramović sesi kısılana kadar bağırdıktan sonra ilk pozisyonlarına dönerler.










Rest Energy (1980) adli performansda , Marina’nın hayatı sadece Ulay’ın çekim gücüne bağlı ve bu süreci üzerlerine yerleştirdikleri mikrofon ile seyirciye yansıtıyorlar.


İkilinin o yıllarda en büyük hayallerinden biri ise Çin Seddi’nde bir performans sergilemekti. Bu performansın amacı Marina'nın Çin Denizi tarafından , Ulay'ın Gobi Çölü tarafından yola başlayıp Çin Seddinin tam ortasında buluşup evlenmekti. Çift yıllarca izin almak için uğraştıktan sonra performansı gerçekleştirmek için fırsat buluyorlar ama “ufak” bir sorun çıkıyor. Marina, Ulay’ın kendisini aldattığını ve diğer kadının hamile olduğunu öğreniyor. Hamilelik durumundan dolayı ilişkilerini bitirme kararı alıyorlar. Ve bunu yılardır bekledikleri ruhani performansın ardından yapmaya karar veriyorlar. İki sevgili, Çin Seddi’nin farklı taraflarından tam 90 gun suren yürüyüse başlıyorlar . 





Günlerce, kilometrelerce süren yolculuktan sonra ortada buluşuyorlar. Birbirlerine son kez bakıyor, sarılıyor, dokunuyor ve ayrılıyorlar.






















Bu ayrılık tam 21 yıl sürüyor. 2010 yılında Marina, New York’ta “The Artist is Present” performansını gerçekleştirirken, birden Ulay çıkıp geliyor… Aşk eksenindeki en anlamlı yüz ifadelerini, özlemi, sevgiyi çiftin yüz ifadelerinden izliyoruz…

“The Artist is Present”, Marina Abramović’in 2010 yılında gerçekleştirmeye başladığı performansıdır. Sanatçı, günlerce oturduğu yerden kalkmaz ve karşısına gelen insanlar ile “bakarak” iletişim kurar. Örneğin bir performansı tam 736 saat sürmüstür !
                                                                        Alinti buradan

3 comments:

  1. Ya bu ne ilginc bir insan. Sıradışı olunur da nasıl akıllarına gelmiş bu performansları sergilemek. Aşkları da çok güzel. Ama kıymış bu aşka kötü adam. Kadının gözlerinden aşk akıyor. Çok etkilendim..

    ReplyDelete
    Replies
    1. Abramović Sirp kokenli, performanslarinda Yugoslavya’nın savaş sonrası dönemi baskıcı kültürüne karşı takindigi asi tutum göruluyor. Her çalışması bir bakıma kendi özgürlüğü adına tasarlanmış temizlenme ritüelleri.
      Ulay ile son performanslarindan bende cok etkilendim, gozlerim doldu keske ayrilmasalardi diye dusundum..

      Delete
  2. Muthis bir hikaye ! hikayeleri var... Yasadiklari guzelligi aldatma golgelemis olsa da yeniden karsilastiklarinda birbirlerini affetmelerini ya da Ulay'in affedilmeye deger oldugunu dusunmek istedim sanirim.. Yeniden birlesmisler mi ? Onu arastiracagim hemen... Ve o nefes ile yapilan performansa cok hayran kaldim.. Izlemek isterdim ! x

    ReplyDelete